Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi ile Katı Atık Kirlenmesi Araştırma ve Denetimi Türk Milli Komitesi tarafından16-18 Ekim 2019 tarihleri arasında düzenlenen 10. Ulusal Katı Atık Yönetimi Kongresi açılış töreni ile başladı.
ÇOMÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Safiye Hüseyin Elbi Konferans Salonu'nda düzenlenen açılış törenine Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, Katı Atık Kirlenmesi Araştırma ve Denetimi Türk Milli Komitesi Başkanı Prof. Dr. Günay Kocasoy, Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Nilgün Ayman Öz ve davetliler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başlayan program açılış konuşmaları ile devam etti. Öz ve Kocasoy, yaptıkları açılış konuşmasında katı atık sorunu ve çözümlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Programda söz alan Başkan Gökhan ise Çanakkale ve havzasında katı atıkların bertaraf edilmesi ve geri dönüşümüne ilişkin yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Başkan Gökhan; “Çevre sadece katı atık değildir, bir sistemdir. Dolayısı ile ranta çözüm bulamadığımız müddetçe çevre sorununa çözüm bulmamız mümkün değil. Yani doğamızı iki kuruşluk altın için yok edersek, sularımızı kirletirsek, insanlarımızın sağlığını riske atarsak ve bunun sonucunda doğanın şeklini şemailini değiştirirsek, doğa bunu bize ödettiğinde de bundan hayıflanmamamız gerekir” dedi.
Doğa ve çevrenin temiz bir şekilde gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğini ifade eden Başkan Gökhan; “Doğa, dünya ve evren Allah tarafından bizim için yaratılmıştır. Her kim ki bu dünyaya gelir, kim olursa olsun bu dünyanın nimetlerinden yararlanma hakkına sahiptir. Biz çevreyi bozduğumuzda, gelecek nesillere de ihanet etmiş oluyoruz. Biz bu dünyayı korumak ile mükellefiz, kullanmak ile değil. Elbette ki suyundan, havasından, ormanından biz de yararlanacağız. Ama bunu bize emanet edilen doğayı yok etmeden yapmamız gerekir. Yoksa daha çok su baskınlarını, ufacık bir depremde yıkılan evleri, kuraklığı görürüz” dedi.
Katı atıkların sağlıklı bir şekilde depolanması gerektiğini vurgulayan Başkan Gökhan; “Kullandığımız ürünlerin atıklarını bertaraf etme aşamasına çok dikkat etmeliyiz. Katı atıkların bir kısmını yeniden dönüştürüyoruz, bir kısmını kompost yapıp gübre olarak kullanıyoruz. Artık hiç kullanılmayacak olan kısmını da gömüyoruz ya da yakıyoruz. Ama bu atıkların düzenli bir şekilde toplanması, sağlıklı ortamda geri kazanımını ve yok edilmesini sağlamamız lazım. Dolayısı ile düzenli depolama alanlarımızın olması çok önemlidir” dedi.
Gelişi güzel atılan atıkların büyük çevre sorunlarına neden olduğunu ifade eden Başkan Gökhan; “Yol kenarlarının hepsi plastik ve kağıt dolu. Bir tane, iki tane değil binlerce. Yol boyunca menfez içleri plastik ve kağıt atık dolu. Araba ile giderken su içiyoruz. Bunun atığını muhafaza etmemiz gerekirken, bunu yola atıyoruz. Sonra bundan kurtulduk sanıyoruz ama aslında başımıza bela açıyoruz. Bunu büyük ölçülerde düşündüğümüz zaman büyük çevre sorunları ile karşılaşıyoruz. Burada bir çevre bilinci eksikliğimiz var ve bunu tamamlamamız lazım. Bunu okullarda iş hayatında, hayatın her alanında bu çevre bilincini topluma yerleştirmemiz lazım” dedi.
Çevre bilincinin toplumun tüm kesimlerine yayılması için gerekli adımların atılması gerektiğini vurgulayan Başkan Gökhan; “Artık atıkların evlerde de ayrıştırılması noktasına gelmemiz gerekir. Bununla ilgili yasaların da yapılması ve bir an önce hayata geçirilmesi gerekir. Biz çöpümüzü evde ayrıştırma zorunda olmalıyız. Plastikleri, metalleri, camları ve yemek atıklarını evlerde ayrıştırmalıyız. Ancak böyle topyekun bir bilinç elde edebilirsek bu katı atık sorununu çözüp, sıfır atık noktasına doğru ilerleyebiliriz. Bizim ülkede her gün çöp toplama anlayışı var. Ama batıda bunu görmüyoruz. Onlar çöplerini belli güne kadar evlerinde muhafaza ediyorlar. Çünkü o çöp size ait ve o çöpü siz ürettiniz. Biz belediye olarak o çöpleri sağlıklı ortamlarda bertaraf etmek ile görevliyiz. Esasında o çöpleri her gün toplama gibi bir sorumluluğumuz yok. Batıda böyle işliyor. Yani bizim sistemsel anlamda bir yenileme yapmamız gerekir. Bununla ilgili yasal süreçlerinde sağlanması gerekir” dedi.
Konuşmasına Çanakkale Belediyesinin katı atık yönetimine ilişkin yaptığı çalışmalar hakkında bilgi vererek devam eden Başkan Gökhan; “Çanakkale'de düzenli çöp depolama alanına sahibiz. Bunu bir Avrupa Birliği projesi ile 2004 yılında hayata geçirdik. Çanakkale Belediyesi olarak bunu Bakanlıktan almıştık. Sonra dedik ki, biz bunu aldık ama bizim burada bir havzamız var. Lapseki, Çardak, Umurbey, Kepez gibi yerleşim yerlerimiz var ve onları da bu işin içine katalım dedik. Onların bu sorunu mali ve kapasite anlamında çözmesi mümkün değildi. Onun üzerine bir birlik kuralım dedik ve ÇAKAB'ı kurduk. Sonra şehirlerimizi kurtardık ama 92 tane köyümüz var dedik ve onları da bu birliğe kattık” dedi.
Katı atıkların geri dönüşümü için gerçekleştirilen çalışmalar hakkında da bilgi veren Başkan Gökhan; Katı atık depolama alanımızı yaptık ama içi hızlı bir biçimde doluyor. Yeni alan bulma sorunu da var. Bunun için entegre katı atık sisteminin kurulması için müracaat ettik. Bu sistemin kurulmasının izni alınınca da 2019 itibari ile yürürlüğe girdi. Bir firma ile anlaştık ve şu an depolama alanımızın entegre katı atık sistemi ile çalışmasına başladık. Eskiden ÇAKAB yöresinde topladığımız atıkların yüzde 8'ini dönüştürebiliyorduk. Yüzde 92'si de çöplükte depolanıyordu. Şimdi bu sistem ile depoladığımız miktar yüzde 92'den yüzde 35'e düşmüş durumda. Dolayısı ile hem geri dönüşebilen hem de yakıt olarak kullanılabilecek atıkları geri kazanıyoruz. Çanakkale'de ayrıca 3 birlik daha kuruldu. Bu birliklerin kurulması içinde destek olmaya çalışıyoruz. Dolayısı ile bu noktada çevremize önderlik etmeye çalışıyoruz” dedi.