Karşı konulmaz bir devrimci dalganın tüm dünyayı sardığı, dünyanın pek çok farklı yerinde, milyonların “Gerçekçi ol, imkansızı iste, ” diye haykırdığı, 68 kuşağının dünyayı değiştirme ideallerinin göklere yükseldiği günlerdi. 

İşte tam da o günlerde; tek dertleri tam bağımsız bir Türkiye idealini gerçekleştirmek, gençleri, emekçileri, köylüyü tüm halkı hak ettiği özgür ve adil yaşamla buluşturmak, emperyalizme, tüm gerici unsurlara karşı mücadele etmek olan gençler bu yolda büyük sorumluluk almışlardı.

Deniz, Yusuf ve Hüseyin verdikleri mücadele, kararlılık ve inançla yürüdükleri yolda, körpecik fidanlarken yaşanan kaos ve kargaşanın sorumlusu ilan edilip, herkesin dileklerini, umutlarını gül ağaçlarına astıkları bir hıdrellez günü, dar ağaçlarına asıldılar. 

Canları pahasına verdikleri mücadelede, ölüme yürüdükleri son ana dek, kararlılıklarından ve cesaretlerinden hiçbir şey kaybetmediler. Geriye asla unutulmayacak adları, inançları, sarsılmaz iradeleri ve mektupları kaldı. 

47. yılda üç fidan, üç yürek, üç güzel insan; Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı özlemle anıyor, düşüncelerinin ölümsüz olduğunu yaşadığımız şu zorlu günlerde bir kez daha görüyorum. 

Deniz, Yusuf ve Hüseyin ülkemizin bağımsızlığı uğruna çıktıkları yolda aramızdan kopartılan, kendi kaderlerini memleketin kaderiyle eşitleyen cesur yüreklerdi. 

Onlara sözümüzü tutacağız, özgürlüklerin ve demokrasinin egemen olduğu bir ülkeyi hep birlikte inşa edeceğiz.

Ülgür GÖKHAN

Belediye Başkanı