Kıymetli Kentliler,
Günümüzde yaşadığımız en büyük küresel sorunlardan birisi de şüphesiz ki çocuk haklarının ihlalidir. Bu elzem problem bir tarafıyla da insanlığın en karanlık tarafını gözler önüne sermektedir. Bu anlamda, Birleşmiş Milletlerin 20 Kasım 1989’da Çocuk Hakları Sözleşmesini kabul etmesi ile her çocuğun sahip olması gereken temel haklar belirlenmiş ve bu hakları bildiren kurallarla birlikte çocuklar için sağlıklı ve güvenli bir ortam teşkil etmek amaçlanmıştır.
Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin içeriği her ne kadar kapsamlı oluşturulmuş olsa da ne yazık ki hala içler acısı bir tablo yaşıyoruz. Daha temel barınma ve temel beslenme ihtiyaçları nedeniyle gencecik yaşında hayattan kopan nice çocuklarımız olduğunu biliyoruz. En ağır yıkım elbette savaşlardan geliyor. Özellikle Orta Doğu’da, Asya ve Afrika’da çatışmalı bölgelerde yaşam mücadelesi veren, savaşın yanında açlıkla da çocukların yaşadığı ağır dramı görüyor, insanlığımızdan utanıyor, o gözlere bakamıyoruz. Gözlerimizin ta içine bakan o gözlerde ayrı bir yıkım, ayrı bir acı hikâye görüyor, onları koruyamamanın, eşit ve mutlu bir yaşam sağlayamamanın acziyle gözlerimizi kaçırıyoruz.
Hayatta kalma şansını yakalayabilen çocuklarımızın bir kısmı da ne yazık ki istismara maruz kalıyor ve hayatlarına yeri doldurulamayacak yaralar ile devam etmek durumunda bırakılıyorlar. Üzgünüm ki taciz ve tecavüz daha ailede başlıyor. Kars’ta tecavüze uğrayan ve öldürülen 9 yaşındaki Mert’in, Adana’da tecavüze uğrayan ve öldürülen 4 yaşındaki Irmak’ın, Kocaeli’nde bağırsaklarındaki yırtık nedeniyle hayatını kaybeden, tecavüze uğradığının belirlenmesinin ardından suçluların annesi ve annesinin nikâhsız eşi olduğu tespit edilen 3 yaşındaki minik Arda’nın yaşamlarının, yaşayamadıklarının hesabını kim verebilir?
Diğer bir yandan çocuk gelinler ve çocuk işçilerin dramı her an yanı başımızda. Yaşananları anlatmaya kelimeler yetmiyor, koskoca dünya, insanlık çocuklarını koruyamıyor.
Değerli Hemşerilerim,
Aslolan savaş değil yaşamdır, barıştır. Biz yetişkinlerin amacı, çocuklarımız için pırıl pırıl bir dünya yaratmaktan başka bir şey olmamalıdır. Her çocuğun adil ve eşitçe yaşadığı barış dolu günlere duyduğum inanç ile 19 Kasım Çocuğa Yönelik Cinsel İstismarı Önleme Günü’nde ve 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde herkesi farkında olmaya, ortak bir bilinç yaratmaya davet ediyorum.
Saygılarımla
Ülgür GÖKHAN
Belediye Başkanı